İngiltere'den bağımsızlığını kazanan Mısır'ın ilk Kralı I. Fuad kızı Fevziye’yi kucağına aldığında dünyalar onun olmuştu. Fevziye büyüdü, dillere destan bir güzel oldu. İsviçre'ye üniversiteye gitmeden önce sarayda yabancı dil ve müzik dersleri aldı. Arapçaya ek olarak, Fransızca ve İngilizceyi de akıcı bir şekilde konuşabiliyordu.
Üniversiteyi bitirip, ülkesine dönen Fevziye’yi 18 yaşına kadar mutluluk içinde geçen ömrünün geri kalanında acı dolu günler bekliyordu.
Mısır hızla gelişiyor ve modernleşiyordu. İran Şahı Pehlevi, işlerin pek de iyi gitmediği ülkesi için Mısır ile akrabalık kurmanın mantıklı olabileceğini düşünmeye başladı. Oğlu Rıza Pehlevi, İranlı bir kıza aşıktı ama Fevziye’yi bir İngiliz dergisinin kapağında görünce onunla evlenmeyi kabul etti.
Fevziye “Asya Venüsü” diye anılıyordu. İki ülke arasında hazırlıklar hemen başladı. Rıza ve Fevziye düğünden önce birbirlerini sadece nişan töreninde görmüşlerdi. 40 gün, 40 gece düğün yapıldı ve Fevziye’nin acı dolu günleri de böylece başladı.
Bir buçuk yıl sonra bir kızları oldu. Şehnaz adını verdiler. Evliliğin mimarı olan İran Şahı Rıza Pehlevi ise tahttaki son yılındaydı. Oğul Rıza Pehlevi, babasının tahttan çekilmesiyle İran'ın başına geçti.
Fevziye mutsuzdu. Kahire gibi gelişmiş bir kentten sonra Tahran, Asya Venüsü'ne hiç de cazip gelmiyordu. İran iklimine de alışamamış, sağlığı bozulmuştu. Şah alenen Saraya başka getirerek eğleniyordu. Üstelik Fevziye, erkek yerine bir kız doğurmuştu. Artık Sarayda sevilmiyordu. Sık sık baskıya ve psikolojik şiddete maruz kaldığı da oluyordu. Boşanmaya karar verdi. Ancak…
Kızı Şehnaz'ı alıp Kahire'ye dönmeye karar verdi. Kocası eşinin bu isteğine karşı çıkmadı Fevziye, kocasının zorluk çıkartmamasına şaşırmış, hatta böyle olumlu bir tepkiyle karşılaştığı için mutlu olmuştu.
Kızıyla birlikte uçağa binen Asya Venüsü heyecanla Kahire uçuşunun başlamasını bekliyordu. Kocası Şah Muhammed Rıza Pehlevi ise o sırada pistteydi. Kızı Şehnaz'ı bir kez daha öpmek istemişti. Fevziye Şehnaz'ı babasının yanına göndermeyi kabul etti.
Şehnaz uçaktan inince kapılar hızlıca kapatıldı ve Şah Muhammed Rıza Pehlevi'nin emriyle Fevziye, kızı olmadan Kahire uçuşuna başladı. Kocasının kurduğu tuzağı çok geç fark eden ve durumdan hiç şüphelenmeyen Fevziye'nin kızıyla yaşadığı yıllar süren ayrılığı işte bu film gibi bir sahneyle başladı.
Fevziye boşandıktan beş ay sonra, Çerkez asıllı diplomat İsmail Şirin ile evlendi. Bir kızı, bir de oğlu oldu. 1952’de ağabeyi Kral Faruk tahttan indirilince, kraliyet ailesi sürgüne gönderildi. Ancak Fevziye doğup büyüdüğü Mısır’da kalmayı tercih etti. 1994'te eşi, 2009'da ise kızı Nadia öldü.
Güzelliğiyle herkesi büyüleyen Fevziye, yıllarca ilk kızına hasret yaşadı. Kızıyla tekrar karşılaştığında ise Şehnaz'ın kendisiyle bir bağ kurmaya hevesli olmadığını fark etti ve durumu kabullendi. İşte bu ölümden de beterdi.
Dünyalar güzeli Mısır prensesi Fevziye'nin ihtişamlı ve acıklı hayatı çok sevdiği İskenderiye’de 2 Temmuz 2013’de 94 yaşında sona erdi.
ŞAH RIZA PEHLEVİ Mİ? “MAHZUN PRENSES SÜREYYA” İLE EVLENDİ