YIL:2008. Amerika’nın Irak işgali tamamlanmış amaç hasıl olmuştu. Amerikan Başkanı Bush, Bağdat'ta dönemin Irak Başbakanı, Nuri El Maliki ile bir basın toplantısı düzenlemişti. İşgalinin ardından yaşanan yolsuzluk ve kaosu anlatıyorlardı.
Toplantıda, Iraklı gazeteci Muntazer El Zaidi de vardı. Onurlu bir gazeteciydi, Zaidi. Öfke duyuyordu Amerika’ya ve onun başkanına. Çünkü Irak işgalinin gerçek sebeplerini biliyordu. "Günün 24 saati insanların yaşadıkları gördükçe acı hissediyorsunuz," diyor, o kaos ortamında bir yandan da rüşvet ve yolsuzlukla mücadele ediyordu. Bush konuştukça öfkesini daha da artırıyordu. Bush olmamış şeyleri olmuş gibi anlatıyor, yani düpedüz yalan söylüyor, yanındaki yalaka işbirlikçiler ise gülümseyerek, kafa sallıyor, Bush’u onaylıyorlardı.
Dayanamadı, Zaidi. Yanında silah falan yoktu. O da tuttu, ayakkabısını fırlattı Bush’a. Başını eğdi Bush ve isabet almadan kurtuldu. Görevliler, ikinci ayakkabısını atmaya fırsat bulamadan yakaladılar Zaid’yi. Salondan çıkarken Bush’a, "Bu Irak halkından bir veda öpücüğü, seni köpek," diye bağırdı.
Misafir bir devlet başkanına saldırmakla suçlayarak sorguya çektiler, “Pişman mısın,” dediler, Zaidi’ye. “Hayır, pişman değilim,” diye cevap verdi. 90 dakikalık duruşma sonunda, Zaidi üç yıl hapse mahkum oldu. İyi halden, cezası önce bir yıla sonra altı aya indirildi. Cezasını tamamlayınca Lübnan’a gitti
2018'de seçim vardı. Yolsuzluklarla mücadele etmek amacıyla adaylığını koymak için geri döndü, ancak seçime sokmadılar.
Aradan on yıl geçti. Bir röportajında, ayakkabı fırlatma olayının bir gün simge olacağını söyleyen Zaidi, bu sahnenin, bir gün basit bir insanın tüm gücü, zorbalığı, silahları, medyası, parası ve otoritesiyle o kibirli insana, “Hayır, sen hatalıydın,” diyebilmesinin kanıtı olacağını söyledi.
Zaidi daha sonra, Iraklı çocukların ücretsiz tedavi görebilecekleri, yetimhaneler, bir çocuk hastanesi ve ortopedik merkezleri inşa etmeyi planladığını söyledi.
Bu yazıda fazla olumsuzluk yer almasın diye, Zaidi’nin defalarca kaçırıldığını, işkenceler gördüğünü anlatmayacağım. Dilerim amaçlarını ve ideallerini gerçekleştirir, ya da gerçekleştirmiştir. Bilmiyorum.
BİZİM, GEREKTİĞİNDE AYAKKABILARINI FEDA EDECEK GAZETECİMİZ VAR MI?