Dün bir Ot'la siyaset, ekonomi, memleket, yaşadığımız olaylar yani hayat üstüne felsefik bir konuşma yaptık.
Ot, evet ot.
Hani şu bağda, bahçede çiğneyip geçtiğimiz ot.
"Nasıl geçiyor hayat?"
"N'olsun abi ot gibi yaşayıp gidiyoruz işte"
"Peki hoşnut musunuz yaşamınızdan?"
"Olmaz mıyız hiç? Aşağıda toprak bizi besliyor, tepemizde güneş"
"Yani tepkisiz, asalakça bir yaşam"
"Abi öyle deme üzülürüm. Biz halimizden memnunuz.".
''Durağan bir hayatınız var sıkıcı olmuyor mu?"
''Oluyor ama alıştık. Bize hayatın böyle olduğunu öğrettiler. Yaşayıp gidiyoruz işte"
"Nane, maydonuz, tere sizin yakın dostlarınız.Onlar gibi tezgahlarda yani hayatın içinde olmak istemez misiniz?"
"Yok abi onlar sıkıştırılıp demet haline geliyorlar ve kendilerini satıyorlar"
"Peki tepkisiz, hareketsiz yaşamanınn tehlikeleri var mı?"
"Olmaz olur mu? Geçenlerde bir öküz sürüsü dostlarımın üzerinden ezip geçti. Bir yığın arkadaşım sizlere ömür"
''Peki siyaasileri nasıl buluyorsun?
''Çok beğeniyoruz abi. Doları nasıl düşürdüler gördün"
"Hadi ot hayatınızda mutluluklar size"
Tam ayrılırken arkamdan seslendi
''Abi şu doğa yürüyüşçülerine söyleyiver kenardan gitsinler.
Bizi ezip geçiyorlar."
Siz zaten ezilmişsiniz diyemedim.
Aydın Sihay