Sosyal medyada dolaşan bir video var… Ne denli gerçek, ne denli üzerinde oynamalar yapılmamış, ne denli temiz olduğunu araştırmalar gösterecek! Bunlara benzer videolara öylesine çok tanık olduk, öylesine çokları bu tür videolardan dolayı yaşamdan koparıldı, seçim alanlarında öylesine “gerçekmiş” gibi yurttaşlara gösterildi ki… Bunlar olmasa bile Ergenekon sürecinde yaşananları anımsayın…
Video da, Ekrem İmamoğlu ile birlikte otelden çıkanlar oluyor. İmamoğlu’nun otelden çıkışının yedi dakika sonrasında bir kişi iki bavulu sürüyerek dışarı çıkarıyor! Bu görüntülerden üç saat kadar önce, bavullu bir kişinin otele giriş yaptığı, yine İmamoğlu’nun “şüphelileri” olarak anlatılan isimlerle görüşmesinden elli dakika önce korumaların geldiği görülüyor! İşin bir başka ilginç yönü de, görüşmeden iki saat önce korumaların kameraları bantla kapattıkları, elli dakika sonra da İmamoğlu’nun otele geldiği görüntüsü yer alıyor!
***
Geçtiğimiz yıllarda öküz altında buzağı arayan “iktidar”, yaşanan yerel seçimi iptal etmek için denenmedik yol bırakmamakla birlikte, sözcü Ali İhsan Yavuz’un “hiçbir şey olmasa bile kesinlikle bir şeyler oldu ama fark edemedik” sözleri gündemin en çok konuşulan konusu olmuştu! “Hiçbir şey” olmayacak, ancak “bir şeyler olmuş ancak gözden kaçmış” olabileceği için “bir şey” bilinmeyecek!
Bizim yaşamımıza bunlar damga vurdu biliyorsunuz! Dahası da var; “Gözlerime bakar mısınız? Ne görüyorsunuz? Ekonomi gözlerdeki ışıltıdır” diyenler, “Dolar 10 lira olacak, 15 lira olacak ya, toplayalım dolarları...” diyenler, “Dolar düştü 5 liraya, şimdi bunlar kara kara düşünüyor" diyenler, "Dolar 3 lirayı geçerse yüzüme tükürün" diyenler…
***
Sosyal medyada dolaşan videolar gösteriyor ki, “bir şeyler olmuş denmese de bir şeyler olmuş!” örneğin, video görüntüsü olan, kamerayı bantlayan kişi de sorguya alınmış! Bir bavulu otele getiren, ikisini geri çıkaran da mutlaka göz altına alınmıştır! İçi nasıl doldurulacak, kimlerle/ hangi olaylarla bağ kurulacak/ hangi çıkar ilişkisi gün yüzüne çıkarılacak şu an için belirsiz…
Bu konuda mutlaka İmamoğlu’nun avukatından bir yanıt gelecektir! Yapılacak açıklamada gerekçeler mi sıralanacak, orada olanlar mı açığa kavuşturulacak, kamerayı bantla kapatmanın nedeni mi açıklanacak, yoksa “bir şeyler olmuş dense de bir şeyler olmamıştır” mı denecek?
***
Suçlunun, haksız kazanç sağlayanın, yolsuzluğa adı karışanın, “hakkı” olmayanı alan “doymazın” nerede/ kiminle birlikte/ hangi politik görüşte olduğunun önemi yok; çünkü bunların politikası, inancı, yaşama nedeni tektir, o da çok kazanmaktır, kazanırken engel tanımamaktadır, kimsenin açlığını düşünmemektir, yokluğu anlamamaktır, kimi kırdığını/ kimi yok ettiğini/ kimi yaşamdan kopardıklarını umursamamaktır! Onun için “adının/ kim olduğunun” önemi yok; bedelini ödemeli!
Videoyu izlerken sarsılmadım dersem yalan olur! Kim olursa olsun; O kadar varlığın içinde, o kadar söylenen “güzel günler” sözleri sonrasında bunlar yapılabiliyorsa, kimsenin bilmemesi için kameralar karartılıyor, öncesi/ sonrası planlanıyor, paralar bavulla taşınabiliyorsa “yazık” bu yurdun yurttaşının emeğine de, beklentisine de, sevmesine de… Yok eğer bunların tamamı “alışıldık” olanlar gibi kurmacaysa, otele bavulun girmesi/ çıkması bilindik, görüldük şeylerse, nedeni İmamoğlu korkusuysa bu daha da büyük yazık! Çünkü yaşananlar yurttaşın geleceğini karartmakla kalmayacak, bu yurdun coğrafyasının da geleceğini karartacak!