Ne güzel, ne kadar demokratik bir sözdür, “Bireysel fikrim farklı da olsa, çoğunluğun aldığı karara uyacağım,” diyebilmek.
Ne muhteşem bir vatanseverliktir, “Mevzubahis olan vatansa, gerisi teferruattır,” sözü.
Ama yeni bir krizimiz, kliğimiz, fay hattımız oldu. Hayırlı olsun.
Dün CHP’de malum üçlü, Özgür Özel’in başkanlığında toplandı, Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda iki buçuk saat görüştü, herkes masadan oturduğu fikirle kalktı, yani hiçbir karar alınmadı. İki aday adayı da,” Önce ben,” dedi, hiçbir fedakarlığa yanaşmadı, benim gibi, ”Önce vatan,” denmesi gerektiğini düşünen saftirikler de bilmem kaç bininci defa hayal kırıklığına uğradılar.
Bugün Parti Meclisi toplanacak, karar verecek. Neye karar verecekler, neyi tartışacaklar bilemiyorum. Bu yazı henüz PM toplanmadan yazıldı. Ama bir işe yaramayacağını bile bile ben dünkü toplantıdan sonra kafamda oluşan fikirleri ve soruları söyleyeyim.
- Özgür Özel bu toplantıya iyi bir başkanlık yapamamıştır. Nereden mi belli? Ortaya çıkan sonuçtan.
- Mansur Yavaş, dünkü toplantıdan galip olarak ve masayı domine ederek kalkmıştır. Çünkü daha önce aldığı kararda ısrar etmiş, vatan matan dinlememiştir.
- CHP şimdi tek adaylı bir ön seçim mi yapacaktır? Yaparsa bu anlamsız bir ön seçim olmayacak mıdır?
- Bu ön seçimin sonucuna göre, İmamoğlu partinin gösterdiği bir aday olarak ilan edilecek midir? Edilirse nasıl bir çalışma ve kampanya yürütecektir? Bu çalışmalarda M. Yavaş yanında mı, karşısında mı olacaktır?
- Bu ön seçim uyarınca, E. İmamoğlu partinin resmi adayı olacağına göre, M. Yavaş’ın durumu ne olacaktır? “Daha çok erken, o zamana kadar kim öle, kim kala,” dediğine ve ölmezse inadından da vazgeçmeyeceğine göre, seçimlere nasıl bir statüyle katılacaktır.
- Seçime katılmak için 100.000 bireysel imza mı toplayacak, birilerinin teşvikiyle aslına mı rücu edecek, yoksa kendisi için yaratılan yeni bir oluşumun başına mı geçecektir?
- M. Yavaş bütün bunları planlayıp, programlayıp organize ederken, hırsı aklıyla yarışan E. İmamoğlu’nun tutumu, duruşu, tavrı ne olacaktır? Yoksa parti içi savaş büyüyüp belediyeler arası savaşa mı dönüşecektir?
- Size göre CHP’nin bütün bunları uzaktan seyredecek yerde, olaylara hakim olup, iki adayı uzlaştırıp, tüm muhalefeti derleyip toparlayıp bir araya getirerek, ortakça belirledikleri bir tarihte erken seçimi gerçekleştirecek nitelikte bir genel başkanı var mı?
Bu yazı yazılırken, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP’nin 38. Kurultayı hakkında soruşturma açtı. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, adı geçen Kurultay hakkında “şaibe” iddiasında bulunmuş.
Öyleyse son soru: Bu hamle, CHP’nin kapatılması için atılmış bir adım olabilir mi?
CHP YOLA ÇIKMAYA HAZIRLANIYOR AMA
- ONLAR DAHA ISINMA HAREKETLERİ YAPARKEN, GALİBA HAKEM MAÇI BİTİRECEK.