ÇGC'DE 'TAZE KAN' ARAYIŞI!

Cemiyet başkan adaylığı için bu aşamadan sonra Kurtul Çakın dışında başka isim ya da isimler çıkar mı, pek emin değilim. Varsa eğer bu isimler, "Biz de başkan adayıyız " demeleri beklenir.

Değerli meslektaşımız Kurtul Çakın, Ocak 2026'da yapılacak olan Çukurova Gazeteciler Cemiyeti'nin Olağan Genel Kurulu’nda, başkan adaylığını aylar önce kamuoyuna bir duyuru ile açıklamıştı. Ardından meslek büyüklerimizin de katıldığı toplantılar düzelendi. Bu toplantılara katılan ÇGC kurucu üyeleri ve eski başkanlar, görüşlerini dile getirerek başlatılan girişimi desteklediklerini açıkladı. 

***

Kurtul Çakın, düzenlenen toplantılarda projeleri hakkında üyeleri bilgilendirdi. Çağrılı olmama rağmen, söz konusu toplantılara sağlığım el vermediği için katılamadım. Ancak yapılan açıklamaları sosyal medya üzerinden okuyarak anlamaya ve anlamlandırmaya çalıştım. 

***

Ayrıca Kurtul Çakın, beni telefonla arayıp davet ederken, kişisel düşünce, öneri ve kaygılarımı kendisine bizatihi ilettim. Bundan üç-dört gün önce Kurtul Çakın imzasıyla "Değişime son 5 ay" başlıklı bir duyuru sosyal medyada yer aldı. Özellikle genç meslektaşlarım bu duyuruyu sayfalarında paylaşmaya başladı.

***

Bu da özellikle genç gazetecilerin Kurtul Çakın'a desteklerinin sürdüğü anlamına gelir. Kaldı ki, ortaya koyulan iradeye destek verilmezse de saygı duyulması gerekir diye düşünenlerdenim. Kurtul Çakın'ın böyle bir adım atmasının, Cemiyet yönetimi bağlamında sorumluluk üstlenmeye hazır olduğunu işaret ediyor. 

***

Sosya medyada yapılan paylaşımlar bu görüşü doğrular nitelikte. Çukurova Gazeteciler Cemiyeti'nin asil üye sayısı 300'e yakın. Bu rakamın Ocak 2026 tarihine kadar artıp artmayacağı da belirsiz.

- Başkan Esendemir aday mı, değil mı?-

Mevcut Başkan Cafer Esendemir’in yeniden aday olup olmayacağı da bilinmiyor. Esendemir tarafından yapılmış resmi bir açıklama henüz yok. Lakin aday olacağına dair bazı duyumlar var. Bu duyumların doğru ve sağlıklı olup olmadığı konusunda hiçbir fikrim yok. Açıkçası bilemiyorum. 

***

Cemiyet başkan adaylığı için bu aşamadan sonra Kurtul Çakın dışında başka isim ya da isimler çıkar mı, pek emin değilim. Varsa eğer bu isimler, "Biz de başkan adayıyız " demeleri beklenir. 

***

Kapalı kapılar ardından kulis faaliyetlerini sürdürenler var mı inanın onu da bilemiyorum. Ancak her kim adaylığını açıklayarak çalışmalar yapacak olursa Cemiyetin kuruluş felsefesine aykırı tutum ve davranışlardan kaçınılması gerekir diye düşünüyorum. Cemiyetin misyon ve vizyonuna, tüzel kişiliğine topyekûn sahip çıkmamız lazim.

***

İddia odur ki, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti'nde güçlü bir oluşuma ihtiyaç vardır.

***

Bana kalırsa yapılan duyuru hafife alınmaması lazım. Duyurunun arkasından güçlü bir destek olduğu rahatlıkla söylenebilir. Kimin ve kimlerin aday olduğu ya da olacağından öte, duyurunun içeriğine bakmakta yarar var sanırım. Bu bağlamda görüş ve düşüncelerimi dile getirmek istiyorum.

***

Şöyle ki; bu güzide kurumda geçmişte yönetim kurulu üyeliği başta olmak üzere, çeşitli kurullarda aktif yer aldım. Hâlâ Onur Kurulu Başkanlığı görevini yürütmekteyim. Görüşlerimi ifade etmekten bir sakınca göremiyorum. Sanırım üyeler de beni anlayışla karışılacaktır. Kaldı ki, bunu kendimde bir "hak" olarak görüyorum.

***

Hiçbir üyenin Cemiyetimizin kuruluş ilkelerine halel getireceğini tahmin edemem. Söz meclisten dışarı bazen olumsuz tepki gösteren üyeler de olmadı değil. Bu tür davranış ve eylemleri bugüne kadar anlayışla karşılayamadığım gibi, bundan sonra da şiddetle reddederim.

- Yönetimler ÇGC'yi çiftlik gibi kullanamaz-

Bugüne kadar yönetim kademelerinde görev almış isimler, yaptıkları uygulamalar, aldıkları kararlar nedeniyle eleştirildi zaman zaman. Eleştirilecekler de. Fakat eleştiri yapılırken cemiyet'in tüzel kişiliğine dil uzatılamaz. Kurucu ilkeleri görmezden gelinemez.

***

Özellikle hiçbir yönetim, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti'ni "çiftlik gibi" yönetemez! Buna hakkı da yetkisi de yoktur. Zaten üyeler de böyle bir duruma asla ve kata izin vermez, veremez, vermemeli. Bunu söylerken, geçmiş veya mevcut yönetimin cemiyeti çiftlik gibi yönettiği anlamına gelmez. Kimsenin kastını aşarak böyle bir ithamda bulunacağını da sanmıyorum. Tabii ki bu benim kişisel görüşüm. Katılan olduğu gibi, katılmayanlar da çıkabilir. Farklı düşünenler de olabilir. 

***

Yapılan duyurunun içeriği ile ilgili görüş ve düşüncelerimi belirtmeden geçemeyeceğim. Duyurunun birinci paragrafında geçen "Türkiye'nin en saygın kuruluşlarından birisi sayılan..." diye devam eden tümcede yer alan "sayılan" kelimesini şık bulmadığımı aksine yersiz bulduğumu ifade etmek isterim. Çünkü ÇGC Türkiye'de kamu yararına faaliyet gösteren etkin bir kurum olduğunu aklımızdan çıkarmamız gerektinin altını kalın çizgilerle çizmek istiyorum.. "Sayılan" değil aksine, "Saygın" bir kurum olduğunu, çok çetin aşamalar kaydedilerek bugünlere gelindiğini, emegi geçen, ebediyete intikal edenlere Alla8rahmet, aramızda bulunan kıymetli meslek büyüklerimizi saygıyla anıyorum. 

*** 

Kardeşim Kurtul Çakın, bu duyuruyu kaleme alırken, zaman zaman duygularını da kattığı izlenimini edindim. Bilinmelidir ki, geçmiş eleştirilerek, gelecek bina edilemez! Bırakalım geçmiş ve mevcut yönetimle ilgili maksadını aşan eleştirilerde bulunmayı, kalıcı projeler ve "Ortak İrade" ile yapılacak hizmetler öncelenmeli. 

***

Ne yapılmak isteniyor onu tartışalım. "Güçlü bir yönetim" derken, hangi kriterler dikkate alınması gerektiğini ortaya koyalım, konuşalım, tartışalım. Üyelerden gelebilecek öneri ve beklentileri karşılayabilecek zemini hazırlayalım. Bu konuda beklentileri karşılayacak kriterleri dikkate alalım ki, "Güçlü Yönetim" denilen kavramın içi boş kalmasın. 

-ÇGC'nin "Vitrin Mankenleri"ne Ihtiyacı yok -

Kimse kusura bakmasın.. kimse karnından konuşmasın. Kimse pembe hayaller kurarak peşinden koşmasın. Kimse üstüne alınmasın. Açık bir dille ifade ediyorum: Çukurova Gazeteciler Cemiyeti'nin "vitrin makenleri"ne ihtiyacı yoktur. (Bunu söylerken, geçmiş ya da mevcut yönetimi veya adaylığını açıklayan Kurtul Çakın'ı, şu veya bu ismi kast etmiyorum). Kaldı ki, Cemiyetimizin emek veren ter döken, mesai harcayan, sahada koşuşan, araştıran, soran, sorgulayan, itibarlı, cesur, üretken, liyakat sahibi, hiçbir gücün etkisinden kalmayan, özgür iradesiyle yönetim erkini oluşturan bir anlayışa gereksinimi vardır. Kurul toplantılarında görüş ve öneri sunan, yanlış uygulamalara anında "dur" diyen zamanla yarışabilen güçlü bir iradeye ihtiyacı vardır. Tüzük hükümlerini harfiyen uygulayacak bir yönetim anlayışına ihtiyaç duyuluyorsa ki- bu konuda spekülasyonlara ihtiyaç yoktur- o halde geregi derhal yapılmalıdır. 

***

"Ekip arkadaşlarımızla bu işe baş koyduk" tümcesi bana biraz "afaki" geldi. Bu söylem siyaset arenasında kendine yer bulur ama gazetecilikte asla! Baş koymaktansa seçildiğin günden itibaren haksız, hukuksuz, adaletsiz uygulama ve işten çıkartmalara örgütlü mücadele azmini göstereceksin o kadar! 

***

Görünen o ki, bir ekip ruhu vardır, bu ruh tarafından büyük olasılıkla duyuru redakte edilmiştir. Bunu kabul etmek zor olmasa gerek. Ancak ekipte yer alan isimlerin geçmişteki hizmetleri göz önünde bulundurulması gerekmez mı? Kim bunlar isimlendirmek lazım.

***

Ortada bir isim var Kurtul Çakın. Çünkü adaylığını açıklayan şimdilik ikinci bir isim henüz yok. (Eğer yeniden aday olursa bu önerim Cafer Esendemir için de geçerlidir). Çakın, yönetiminin hazır olduğunun sinyallerini veriyor. Bunu anlamamak için iyimserlikten öte saf olmak gerek! Kurtul Çakın bir adım atarak yönetime alacağı isimleri genel kurul öncesi açıklayacak olursa, kendisinin de ummadığı ya da beklemediği bir sürprizle karşılaşabilir.

***

Çünkü yönetim kademesi Cemiyeti ayakta tutan direktir. Yönetim icracıdır. Başkan sadece simgedir. Protokol insanıdır. Yetki ve yürütme Yönetim Kurulu'ndadır. Yönetim Kurulu güçlü olursa, Başkan tek dereceli seçilmiş olsa da, mevcut yetkisi tırpanlanabilir. Yönetimin aldığı kararı onaylamak zorunda kalır. Cemiyeti dinamik yapıya kavuşturan yönetim kurulu üyeleridir.

***

Yine duyurunun üçüncü paragrafın ikinci satırında "Tek hedefimiz Çukurova Gazeteciler Cemiyeti’nin her yönüyle örnek bir kurum olmasını, cemiyet üyesi her bir arkadaşımızın mesleğini onurlu biçimde başı dik alnı açık olarak sürdürmesini sağlamak. Gazeteci kimliğiyle daha saygın, daha etkin, daha güçlü biçimde görev yapacağı ortamları oluşturmak. Yasal haklarını sonuna kadar arayacak güçlü bir cemiyet çatısını kurmaktır" deniliyor. 

-Sanki burası Türkiye'de değil, Norveç- 

Bu paragrafi okurken, inanın içim içime sığmadı. Hangi gazeteci böyle bir cemiyetin üyesi olmak ve yönetiminde yer almak istemez ki. Kendimi bir an dünyanın en demokratik ülkesi olma unvanını 16 yıldır koruyan Norveç'te görev yapıyor sandım.

üzülerek ifade etmem gerekirse bu paragrafın içeriğini biraz değil, fazla abartılı buldum. Çünkü üyeler biliyor ki, Cemiyetlerin yaptırım gücü yoktur. "İkna gücü" vardır. "Kurumlarla güçlü bir diyalog ve "Eşgüdüm"le olası sorunları çözüme kavuşturmak yoluna gidebilinir. 

***

İnsanın hayal gücünü oldukça zorlayan bu paragrafa neden gereksinim duyulduğunu anlamaktan güçlük çekiyorum. Değerli üyeler takdir etmelidır ki, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Tüzükle yönetilir. Tüzükte yazılanlar dışında adım atacak bir sahası yok. Önce mevcut Yönetmeliği değiştirmek için ciddi adımlar atacaksınız. Bunun için genel kurul toplantısı yapacaksınız. Hazırlayacağınız yeni Yönetmeliği üyelerinin onayına sunacaksınız. "Olur" alınırsanız yetki alanınızı genişletebilme olanağına kavuşabilirsiniz. Aksi takdirde inandırıcılığınızı kaybedebilirsiniz!

***

Zaten biz Gazeteciler mesleğimizi onurlu bir biçimde alnı açık başı dik yapmıyor muyuz yoksa! 

***

Duyuruda, "Ben ve ekip arkadaşlarımız çok detaylı çalışmalar yapıyor, en güzel projeleri sizler için hazırlıyoruz" deniliyor. Cemiyetimizin yeni projelere ihtiyacı yok mu, elbette vardır. Olması gerekir. Ancak bu noktada sanki "gerçek" ıskalanarak "Hayal Gücü"nün öncelendiği izlenimi verilmek isteniyor. Bu tümcelere neden gerek duyulduğunu anlamaktan gerçekten güçlük çekiyorum.

***

Şu da önemli " Yasal hak" deniliyor. Ben de soruyorum: Hangi yasal haktan bahsediliyor? Ülke yönetimini elinde bulunduran siyasi erk'in, yasalara, özellikle Anayasa'ya uyduğunu söyleyebilir miyiz? O halde yaptırım gücü olmayan bir Cemiyet kimin hakkını nerede ve nasıl teslim etme olanağı bulacaktır? Her gün onlarca gazeteci işten atılıyor. Cemiyetlerin basın açıklaması yapmanın ötesinde ciddi bir protesto eylemi yaptığını kim iddia edebilir ki. Özelde Çukurova Gazeteciler Cemiyeti genelde Gazeteciler Cemiyetleri bugüne kadar kaç gazeteciyi işine iade edebilmiştir bilen varsa beri gelsin!

***

Sonuç: Konuşacak çok şey var ama moral bozmamak ve enseyi karartmamak lazım. Değerler üzerinden yapılacak her tartışmayı anlamlı buluyorum. Üyeler 

müsterih olsun Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Ocak 2026'da yapılacak Olağan Genel Kurulda, özlenen ve beklenen taze kana eğer "tren raydan" çıkmazsa ki- böyle bir olasılığı dikkate almakta yarar var- kavuşmuş olacaktır.

 


Düzgün COŞKUN

3.08.2025 09:53:00

YAZARLAR


SEYHAN BELEDİYESİNDEN, EMEKLİLERE TEKNOLOJİ EĞİTİMİ

ATİLLA BAYAZIT ADANA İL TARIM MÜDÜRÜ OLDU

TEMMUZ AYI ŞAMPİYONU KARPUZ

“15 YILDA 750 BİN ÇİFTÇİ SOSYAL GÜVENLİK KAPSAMINDAN ÇIKTI”

SULAMA PROJELERİNE KAYNAK AYRILMASI ÇAĞRISI

ADANA’NIN İHRACATI 275 MİLYON DOLAR

“SAVAŞ BİTMESİNE RAĞMEN GÜBRE FİYATLARI HALEN YÜKSEK SEVİYEDE

RTÜK TEK SESLİ TOPLUM, TEK TİP HABER PEŞİNDE

ZEYDAN KARALAR HAKKINDA TAHLİYE TALEBİ

CHP’DE ÜYE LİSTELERİ ASKIYA ÇIKTI

FİLİSTİNLİLER ADANA’DA TEDAVİ EDİLİYOR

51 ÜYE ARASINDA ADANA’DAN BİR VEKİL VAR

ÇUKUROVA BELEDİYESİ’NDE YÜZME KURSLARINA BÜYÜK İLGİ

GENÇLİK YAZ KULÜBÜNDE 10 DÖNEM KURS

MHP’Lİ BAŞKANLARDAN BAHÇELİ’YE ZİYARET

SEYHAN’DA ASFALT HAMLESİ

“ALIN TERİNİN ÖNÜNDE HİÇBİR YASAK DURAMAYACAK”