Yerel gazetelerde köşe yazılarıma başladığım ilk yazımın başlığı bu idi.
Yıl 2008 idi, o gün Adana Belediye Başkanı olan Aytaç Durak, yargılanırken Başkan yardımcısı Mustafa Tuncel, Bu adamın 2 Milyar doları var demişti! Anadan mı kaldı, Babadan mı? diye sorarlar adama. ”Bal tutan parmağını yalarmış” misali. Sonuç ne dersiniz? Görevden alınan bir Belediye Başkanı, peki 2 milyar dolar ne oldu iddia edilen? “Göle düştü, inek suyu içti” bitti gitti!…
Yani o paralar doğruysa yapanın yanına kalan bir sistemimiz var.
Bu gün…
Derler ya,
garp cephesinde değişen bir şey yok! dostlar. Her şey mi aynı? Yani hala 2 Milyar dolar hiç eden yöneticiler mi var?
Daha kötüsü, enflasyon oranında ülkenin kaynaklarının hiç edilme oranı yükseğe çekilmiş durumda. halk daha fakir, zengin daha göbekli olmaya başladı. Mazeret hazır, kadınlar balkonlu erkeği severmiş. yani Türkçe açıklaması mangırları olanlar bu ülkede her şeyde güçlü konumda.
Bu gün dedik,
siyasi partilerde olan kavgaların hepsi aslında kendi makam ve koltukları ve ellerindeki bütçelerden olmak istemeyen kötü niyetli siyasetçiler.
Bunun en güzel örneğini Devlet Bahçeli söyledi, Ne dedi? Özgür özele bir konuşmasında öyle şeyler saydırdı ki! ilk karşılaşmalarında bunlar siyaset için söylenen kelimeler demez mi!… Cezaevleri benim anama sövdüğü için öldürdüm yada bana d..bük dedi diye sıktım diyen insanlarla dolu. Demek namus anlayışında sadece değişiklik olmuş! hayat hikayeleri ile dolu ülke, mesela o 2 milyar dolar günlerinde baklava çaldığı için ceza alan çocuk vardı, şimdi teyzelerimiz çürük domates toplamak için pazar yerlerinin karanlık olmasını bekliyor. OY kurban olurum sana utanma be teyzem, sen değil seni bu duruma düşürenler utansın. Belediye Başkanları bir sonraki Gelen başkanın şu kadar borç bırakmış yok banyolarına duş yaptırmış söylemleri ile dolu. fakat görev sonrası bir tane açılan dosya varmı diye bakıyoruz! yok anam yok, sadece tweet attı diye veya doğruyu yazdı diye gazeteciler sabaha karşı kodese atılıyor!…
adama bakıyorsun hadi o dev bütçeleri tırtıklıyor dün işe girmiş acından ölmek üzere iken 112 kurtarmış adamlar şimdi bakıyorsun malına mal katmış. Bu nasıl zenginleşme diyecem nenemden miras kaldı diyor! ne neneymiş ne kadar çalışkanmış. Ha birde oynaklar var, rüzgar nereye onlar oraya doğru hicret etmeyi seviyorlar. yani, adamlık pazara çıkmış alan yok misali Ülke aynı, demem o ki, garp cephesinde değişen bir durum yok.
Hani bir laf vardır ya,
“İşi bilecen işe gitmeyecen” o kadar çoğaldı ki işi bilip işe gitmeyen ortada an gelecek iş kalmayacak gibime geliyor, o zaman işe gitmeyenler ne yapacak merakım o dur.