Camın önünde bir masa, masanın sağında solunda birer sandalye...
Gidip tahta sandalyeye oturdum.
Mazide kalan o güzelim yazlık sinemaların birinden getirip oraya koymuşlar sanki oturduğum sandalyeyi.
O sinemalara bir selam çaktım.
Bir genç gülümseyerek geldi.
Buyur abi ne içersiniz?
Cortado var mıydı?
( Espressoyu severim ama ağır geldiği için tercihim cortado'dur)
Şaşıracağını düşünmüştüm nedir diye soracağını.
Var abi deyince ben şaşırdım.
Kreması nasıl olsun? dedi.
Paris'in kaldırım kafelerinden birinde oturuyordum sanki.
Kahvemi yudumlayıp Le Monde gazetesine göz gezdirirken Parisliler önümden geçip gidiyorlar sanki.
Aydın Sihay
Tepebağ Mah. 20037 Sk. Adana