“EĞİTİMSİZ SERMAYE” ŞAŞIRMIŞLIĞIM…

Bazen şaşırıyorum biliyor musunuz? Son günlerde yaşanan boykot/ miting gibi eylemlere gençlerin ilgi göstermesine nasıl şaşırılmışsa öyle… X/ Y/ Z adları verilen kuşağa ilişkin neler söylenmiyordu ki?

Bazen şaşırıyorum biliyor musunuz? Son günlerde yaşanan boykot/ miting gibi eylemlere gençlerin ilgi göstermesine nasıl şaşırılmışsa öyle… X/ Y/ Z adları verilen kuşağa ilişkin neler söylenmiyordu ki? Yaşamdan/ çabadan/ emekten uzaklar, birçok değerleri bilmezler, uğraş harcamaktan kaçınırlar, birlik olmayı anlamazlar, sosyal/ sanal cendere içindeler… Ellerinde akıllı cep telefonları, dokunmadan, koklamadan “seven” bir kuşak olarak tanımlanıyordu!

Gençler sokağa inince, “geleceklerini” sorgular görününce herkeste bir şaşkınlık oluştu! Nasıl olurdu ki? Sanal yaşamın içine gömülü bilinen gençlik nasıl bu denli kısa sürede bir araya gelebiliyordu, okul bahçelerinde, miting alanlarında buluşabiliyordu; hak, hukuk, adalet diyebiliyordu ki? Ülkeyi yıllardır yönetenler bile şaşkındı! Ancak “gençlik susuyor, gözleri gerçekleri görmüyor” dense de, yaşamda duyulacak gereksinimler peşinde oldukları, eksiklikleri bildikleri görüldü! Şaşkındık!

***

Dünkü “Kozan’da 3. BB Yardımcısı” yazısı nedeniyle arayanlar oldu! Yazıdaki konuyla ilgili değil de, ikinci paragrafın son bölümündeki tümcede geçen “iki sözcüğü” sorduklarında şaşırmadım dersem yalan olur! Tümce şöyle: “Ne seçilmişler taşıdığı değerlerin önemine katma değer katmış, ne her geçen yıl daha da büyüyen “eğitimsiz sermaye” Kozan’ın gelişiminde “çığır açıcı” adımlar atmış! Herkes kendine yontmuş keser gibi!” Burada sözü edilen “eğitimsiz sermaye” derken neyi anlatmak istediğimi, sermayenin “eğitimli/ eğitimsiz” ayrımına neden gerek duyduğumu sordular! 

Gerçekten şaşırdım! Okurun ilgilendiği “Kozan’da 3. BB Yardımcısı” değil de, Kozan’da çığır açıcı adımlar atmadığını ileri sürdüğüm” eğitimsiz sermaye” olmuştu! “3. BB Yardımcısının” kim olduğunu bilmek ya da bilmemek üzerine değil de, Kozan’da “çığır açıcı” adımlar atamayan “sermayeyi” sorguluyordu haklı olarak! Yönetenler “gençlere” nasıl şaşırmışsa, aynı biçimde “okura” şaşırdım işte!

***

“Eğitimsiz sermaye”, yeterli bilgi/ deneyim/ vizyon olmadan, eskinin üretim koşullarına bağlı kalarak varlığını sürdüren paradalardır! Bu tür “sermaye”, toplumsal ya da ekonomik gelişmelere katkı sağlamak yerine, bireysel çıkarlar gözetmeyi yeğlerler! Ücretli çalışanın örgütlenmesini sakıncalı bulurlar, verdikleriyle yetinilmesini isterler, uymayana kapıyı gösterirler, kendileri rahat içinde yaşarken çalışanların yokluk içinde yaşamlarını sürdürmesini umursamazlar, üretime katkı sağlayan/ yenilikler peşinde koşan/ araştıran/ bilen değil, biat eden/ şükreden/ boyun eğen çalışanların koruyucusu olurlar!

“Eğitimsiz sermaye”, yalnız Kozan’ın sorunu da değil! Ancak geçmiş yıllarda dilenerek topladıkları paralarla, Kozan’da birçok taşınmazları ellerine geçirenlerin, kimlerin kentten uzaklaşmasına neden olduklarını da anımsayın isterseniz! “Eğitimsiz sermaye”, onun gücüyle ayakta duran/ güçlenen bir katmanı da var etmiş, “bacasız fabrika” denilerek övülmüş, birçok resmi dairelerde kapıda karşılanmış, bugün “Kozan neden böyle” derken bunların da irdelenmesi gerek!

***

Kozan’dan, “eğitimliler” neden kopuyor, hiç düşündünüz mü? Yurdun neresine giderseniz/ gidin Kozanlı’ya denk geliyorsunuz! Sonraki yıllarda da, Kozan yerine “doyduğu yeri” yaşam yeri saydığına tanık oluyorsunuz! Gösterilecek üç/ beş örnekle yalnız kendinizi aldatırsınız! Örneğin, Kozan’da tarımsal üretim nasıl yapılır; bir ziraat mühendisine danışılarak mı, yoksa “dededen kalma” yöntemlerle mi? Peki, tarımsal sulama nasıl yapılır; suyu toprağa bol vererek mi, yoksa bilimsel yöntemlerle mi? Peki, paradarların Kozan’ın gelişimine katkısı ne?

“Eğitimli sermaye” bilgiye, deneyime dayanarak harcamasını yapar, çalışanlarını yönlendirir! Değişimcidir, teknolojiden yararlanır, doğayı/ çevreyi/ insan sağlığını önemseyerek üretim biçimleri oluşturur! Kısa süreli değil, uzun yıllara yayılan, toplumsal yararlılığa önem veren çalışmalar yapar… İşte bunları önemseyen, sorgulayan okurlar; iyi ki varsınız, sevindim, şaşırttınız beni! 


Oktay EROL

11.04.2025 21:59:00

YAZARLAR


OBEZİTE TÜRKİYE’DE ALARM VERİYOR!

SAKIP SABANCI, VEFATININ 21. YILINDA ULUSLARARASI ARAŞTIRMA ÖDÜLLERİ İLE ANILDI

POLİS GÜNÜNDE VALİ KÖŞGER’DEN POLİS MERKEZİ ZİYARET

ADANA KÜLTÜR YOLU FESTİVALİ’NDE EMRE AYDIN KONSERİ

YETİŞTİRİCİLERE YEM BİTKİSİ TOHUM DESTEĞİ

ULUSAL TAŞIT TANIMA SİSTEMİ MONTAJINDA SON TARİH 30 NİSAN!

“PROJE OKULLARI ATAMALARINDA LİYAKAT ESAS ALINMALI”

DÜZGÜN COŞKUN YAZDI/ KARNAVAL ALANLARINDA HER ŞEY KONTROL ALTINDA

TGC: TİMUR SOYKAN VE MURAT AĞIREL’E "GEÇMİŞ OLSUN" DİYORUZ

" TOPUK DELME, YENİDOĞANLARDA GÜVENLİ VE ETKİLİ BİR YÖNTEMDİR!"

AOSB 11. GELENEKSEL FUTBOL TURNUVASI BAŞLIYOR

BASIN KONSEYİ: HUKUK DIŞI UYGULAMALAR KABUL EDİLEMEZ

ADANA’DA ORMAN OKULU AÇILIYOR

5. GIDA BANKACILIĞI ZİRVESİ’NDEN ÇAĞRI

13. PORTAKAL ÇİÇEĞİ KARNAVAL COŞKUSU

TGC: TİMUR SOYKAN VE MURAT AĞIREL’İ SERBEST BIRAKIN!

“SAĞLIKLI NESİL-SAĞLIKLI GELECEK" ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU