İtiraf ediyorum: Muhalefet partilerinin milletvekillerine acıyorum valla!
Yaz kış demeden sıcakta, soğukta, yağmurda karda sokakta, yollarda ve tarlalarda ha bre yüksek enflasyon ve girdi fiyatlarına yapılan astronomik zammı anlatıyorlar. Yoksulluğun, işsizliğin had safhaya ulaştığını dillendiriyorlar.
Esnaf, üretici, köylü, işçi, memur, dar gelirli, dul ve yetim aylığı alanlar, kısaca emekçi kesim pahalılıktan belini doğrultamıyor.
Milletvekilleri ülkede restoran, kahvehane, halı saha ve bazı sanayi işletmelerinin iflas ettiğini, toplumun derin yoksulluk çektiğini söylüyorlar.
Devam eden yatırımların durma noktasına geldiği, yeni yatırımlar için girişimcinin önünü giremediği on binlerce öğrencinin internete erişemediğini yüksek sesle dillendiriyorlar. Özellikle dağlık kesimlerde, cep telefonunun çekmediğini imkânsızlık sonucu çoğu öğrencinin tablet alamadığının altını kalın çizgilerle çiziyorlar.
Nedense seslerini merkezi yönetime duyuramıyorlar ya da bu sesi duyan olmuyor.
Bir de sokak röportajı yapanlar var, sordukları sorulara verilen cevaplar yürek acıtıyor. Bu cevaplar yoksulun, emeklinin, dul ve yetimin onurunu da kırıyor. Yaşı ilerlemiş emeklilerin çektiğini ıstırap yüzlerinden okunuyor.
Sözü uzatmanın manası yok Çünkü ülkede halkın gündemi başka! Muhalefetin başka! İktidarın ise bambaşka!