KÖRLÜK-GÖRMEK

Saramago…Mevcut düzeni hiç sevmedi. İktidarla zoru vardı Kimin sesi çok çıkarsa, ona hak verdiğimizi hep yüzümüze vurdu. Din, devlet ve sermayenin yarattığı dünyaya karşıydı.

Lizbon’da küçük bir köyde doğdu. Babasının “Sarhoş Nüfus Memuru” kimliğine köylülerin taktıkları lakabı, Saramago’yu (yabani turp) yazınca José Saramago oluverdi.

Ailesi yoksuldu. Annesi her bahar yorganlarını rehin bırakırdı. Bazen kışın geri alamazlardı. O kadar fakirlerdi ki, bir kardeşi bakımsızlıktan öldü.

Anne babası şehre çalışmaya gidince, dedesi ve ninesinin yanında büyüdü. Dedesi kışın, ağıldaki domuz yavrularını üşümesinler diye yatağına alır, torununa soğuğu unutturacak hikâyeler anlatırdı. Ninesi, “Dünya o kadar güzel ki öleceğime yanıyorum,” diyecek kadar coşkulu ve hayata bağlıydı.

İlk romanı “Günah Ülkesi’nden sonra 19 yıl edebiyatla hiç ilgilenmedi. Dergilerde, gazetelerde siyasi yorumlar yazdı.1966’da “Muhtemel Şiirler” adlı kitabıyla edebiyata döndü 

1984’te, “Ricardo Reis’in Öldüğü Yıl”da Hitler, Mussolini, Franco ile yükselen faşizm Saramago’nun hedefindeydi. Portekiz tarihinde Salazar rejimine odaklanan romanda, Ricardo Reis karakterini yarattı.

Tanrı ile Şeytan’ı ters yüz eden “İsa’ya Göre İncil” romanından sonra Katolik Kilisesi’nce aforoz edildi. Hükümet kitabı yasakladı ve Avrupa Edebiyat Ödülü’ne aday gösterilmesini engelledi. O da Portekiz’i terk etti. 

“Körlük” adlı romanında, direksiyon başında ansızın körleşen bir adamın körlüğünü bütün şehre bulaştırdığı hayali bir mekanın hikayesini yazdı. Korkunun insanlara neler yaptırdığı, yaptıracağı ve iktidarın baskı kurmak için hiçbir fırsatı kaçırmadığını anlatıyordu.

1998’de,“Okurlarını farklı bir gerçeklikle tanıştırdığı, hayal gücünün ve ironinin hâkim olduğu bir boyut vaat ettiği” için Nobel Edebiyat Ödülü’ne değer bulundu. Nobel konuşmasında durduğu yeri şöyle anlattı: “Eskiden bana ‘İyi adam ama komünist derlerdi; şimdi ‘Komünist ama iyi adam’ diyorlar.”Ne güzel bir ironi ve iki yüzlü insanların tanımı, değil mi?

2004’te çıkan kitabı “Görmek”te, yine belirsiz bir ülkede, bu kez seçim zamanıydı. Halk boş oy vermeye devam ettikçe kaos başlayacaktı. Seçmen davranışlarını bir türlü tahlil edemeyen iktidar paniğe kapılıyordu. Yaşananlar hep dış güçlerin bir oyunuydu. Aptalca tahlillerin son çaresiydi “Dış Güçler.”

Diyordu ki, “Kâinat yaratılana kadar, Tanrı hiçbir şey yapmadı. Sonra, nedense, onu yaratmaya karar verdi. Altı günde yarattı, yedinci gün istirahate çekildi. O günden beri istirahatte. Ebediyen de istirahate devam edecek. Ona nasıl inanılabilir ki?” Vatikan bu sözleri hiç unutmadı.

18 Haziran 2010’da vefat etti. Naaşı yakıldı. Külleri evinin bahçesine gömüldü. Vatikan cenaze törenini bile beklemeden, Tanrı’nın varlığını hep reddeden Saramago’nun dünyaya kötülük yaymak için geldiğini söyledi. Bir hayli de rahatlamıştı. Bir şeytan daha yok olmuştu.

Saramago’nun kitaplarını tekrar gözden geçirip şu din ve dünya işlerini yeniden tahlil etmenin tam zamanı değil mi?

ŞU UZUN SÜREN KÖRLÜĞÜMÜZ GEÇER GİBİ OLMUŞKEN,

  • SAHTEKAR DİN TACİRLERİNİ  DE HAYATIMIZDAN SÖKÜP ATSAK.

İfral TURGUT

1.08.2024 17:20:00

YAZARLAR


BULUT, SİLİVRİ’DEKİ BAŞKANLARI ZİYARET ETTİ

SUAT HAYRİ AKARÇAY VEFAT ETTİ

TZOB: ÇKS KAYDI İÇİN SON GÜN 31 ARALIK 2025

Vahit ŞAHİN YAzdı/ YENİ ADANA GAZETESİ’NİN ARDINDAN…

İMO’NUN 71. KURULUŞ YILINDA EMEKTARLARA PLAKET

SANCAK ŞİRKETİNİ DEVRETMİŞ

ADANA’DA CHP’DEN İYİ PARTİ ZİYAETİ

AK PARTİLİ ŞAMİL TAYYAR: KARALAR TUTUKSUZ YARGILANMALI

GÖRÜR: ADANA HAVZASI ETKİ ALANINDA

ADANA TAŞKÖPRÜ 1960'LI YILLAR

GÜNÜN FOTOĞRAFI

Düzgün COŞKUN Yazdı/ SEYHAN DEVLET HASTANESİ ÇAĞIN GERİSİNDE Mİ KALDI!

KARALAR, İTİRAZ ETTİ, MAHKEME KARARINI BEKLİYOR

ÇOCUK RESİM GRUBU’NDAN “YENİ YILA MERHABA” SERGİSİ

SEYHAN BELEDİYESİNE "ENGELSİZ YAŞAM PARKI" TEPKİSİ

SOĞUK HAVA ASTIM ATAKLARINI TETİKLİYOR!

ENGELSİZ YAŞAM PARKI YENİDEN DÜZENLENİYOR