İfral TURGUT

Tarih: 08.07.2024 21:54

ÖLÜM DOKTORU

Facebook Twitter Linked-in

Josef Mengele, 1911 doğumlu. Üç kardeşin en büyüğü. Başarılı bir öğrenci.

Münih Üniversitesi’nde fiziksel antropoloji ve genetik tıp alanlarında doktora yaptı. Ayrıca Frankfurt’taki Kalıtsal Biyoloji ve Irk Hijyeni Enstitüsü’nde Dr. Otmar von Verschuer’ın asistanı oldu

Verschuer’in ikizler üzerinde yaptığı araştırmalar çok dikkatini çekti. Öjeni yani “kusurlu” bireylerin toplumdan ayrılması, üremelerinin engellenmesi ve insan ırkının bu yolla ıslah edilmesini savunucusuydu. Amacı Alman ırkının ıslahı ve değersizlerin yaşamasını engellemekti.

II. Dünya Savaşı’nda savaş doktoru olarak görev yaptı. 1943’te ağır yaralandığı için geri gönderildi ve bir toplama kampında görev aldı. Öldürülmesi planlanan insanları birer denek olarak görüyordu. Amacı saf Alman ırkı yaratabilmekti.  Asıl vahşet de böyle başladı

Mengele, kimin gaz odalarına gideceğine, kimin hangi deney için kalacağına ve kimlerin mahkum edileceğine karar veriyordu. İkizlere oldukça iyi davranıyor, onları gaz odalarına göndermiyordu.

Çocuklar dahil, binlerce kişi üzerinde akıl almaz vahşi deneyler yaptı: Narkozsuz ameliyatlar, buz odalarına kapatılan mahkumlar vs. Renkli gözlü çocukların gözlerine bir takım kimyasallar enjekte ederek deneyler yapıyor, doğum yapmış kadının göğüslerini bantlayarak, bebeğin beslenmeden kaç gün yaşayabileceğini görmek istiyordu. Yapışık ikizleri ayırma, ya da ikizleri ameliyatla birleştirme gibi pek çok korkunç şey. Adı artık “Ölüm Doktoru”ydu. 

Ama Naziler için kaçınılmaz son yaklaşıyordu. Rus ordusu Almanya’ya girince, Mengele, 1944’te savaş suçlusu ilan edildi. O da Arjantin’e kaçtı ve marangozluk yapmaya başladı. Ama savaş suçlularının peşi bırakılmıyordu. Bu nedenle Paraguay’a kaçtı.

Ancak çalışmalarına ara vermiyordu. Latin Amerika’da, yüzlerce sezaryen ve kürtaj yaptı. İkizlere olan ilgisi de devam ediyordu. Brezilya’nın Arjantin sınırına yakın Candido Godoi kasabasında 1960’larda yapılan doğumların neredeyse yarısı ikiz idi. Ayrıca kasabanın neredeyse tamamı Alman göçmenlerinden oluşuyordu. İnanışa göre Mengele ikizlik iksirini bulmuş (!) ve Alman ırkı üzerinde uygulamıştı.

Olabilir mi. Bilemem. Benim saham değil. 

Kaçak hayatı, 1979’da Brezilya’da denizde geçirdiği kalp krizi ile son buldu. Ama, ne yargılandı, ne de mahkeme önüne çıkarılabildi.

Aklımın almadığı, vicdanımın kabul etmediği şu. İnsan nasıl bu kadar cani olabiliyor? Canilik acaba genetik mi? Eğitim genetiğin önüne geçebilir mi?

 


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —