Yöneticilerimiz işi gücü bıraktı sokak köpeklerine kafayı taktı. Gün geçmiyor ki; gazetelerde, televizyonlarda sokakta yaşayan sahipsiz hayvanların öldürülmesiyle ilgili bir haber çıkıyor. Sanırsınız ki, Dünya’da ve ülke ’deki tüm sorunlar halledilmiş enflasyonun beli kırılmış, işsizlerimizin sayısı iyice azalmış, yurttaşlarımız karınlarını doyurmuş, köylümüzün, çiftçimizin tüm sorunları halledilmiş… 

En son, bir haber dolaşmaya başladı ortalarda, ben Cumhuriyet gazetesinde okudum haberi. Göbekten verilmişti. Başlığı “AKP HAYVANLARA ‘ÖTANAZİ’ HAKKI TANIDI”… Haberin devamında “AKP sokak hayvanlarına yönelik yasa düzenlemesi teklifini TBMM’ne sundu. Teklifte sokak hayvanlarına ötanazi (kendi isteğiyle yaşamına sona verme) yapılması hakkı tanındı.” deniyor.  
Yani AKP’nin söylemine göre, köpekler istiyor “Ötanazi”yi… Buna herkesin güleceğini sanıyorum. Çünkü yetkili ve etkililer köpeklerle bu konuyu nasıl konuşmuşlar ya da konuşacaklar? Bir yuvarlak masa etrafında mı buluşacaklar, yoksa ikili görüşmeler şeklinde mi olacak görüşmeler? Bunu düşünemiyorum!
Bu arada hayvan hakları savunucuları düzenlemeye itiraz ediyor. İzmir Barosu “Bu büyük bir katliamın ayak sesleri, karanlık bir döneme aralanan kapıdır utançla anılacak” açıklamasını yaptı.
Hemen araştırdım. “Ötanazi” nedir diye? Öncelikle bu terim bir hukuk terimi. Bakın ne demekmiş: “Yaşamından umut kesilen, öleceği kesinlikle bilinen bir hastanın, acısını bir an önce dindirmek amacıyla ve hastanın isteği üzerine, yaşamına bir hekimce son verilmesi biçiminde gerçekleşen ölüm.”
 “Dar anlamda ötenazi”, ızdıraplar içinde ölmekte olan birinin acılarını hayatının kısaltılmasıyla hafifletmektir. “Geniş anlamda ötenazi” ise, kurtuluşu imkansız ve şifasız bir hastalığa yakalanana ızdırabını dindirmek amacıyla ölüme yol açacak bir biçimde icrai bir hareketle yapılan yardımdır. 
Bu yazdıklarımı lütfen “ötanazi”nin dar ve geniş anlamları ile akıl süzgeçinden geçirerek düşünün. 
Ben kendi adıma şunu söyleyebilirim. “Yine aldatılıyoruz ve dikkatimiz “Canbaza bak” mantığı ile başka yöne çekilmeye çalışılıyor.”
Çünkü bizi yönetenler tüm çabalarına karşın, enflasyona, işsizliğe, açlığa karşı çare üretemiyor ve çaresizlik içinde olduklarından dikkatimizi, düşüncelerimizi başka yöne çekmeye uğraşıyorlar. 
Hayırlısıyla bu günleri de atlatırız umarım. 

Bugünlük de bu kadar! 
Hoşçakalın! Sağlıcakla Kalın!