Pazara giderdik nenemle
bayram yerine gidiyor gibi sevinirdim.
Bir elinde filesi olurdu nenemin diğer elinde benim elim.
Sol elim.
Rengarenk meyveler, sebzeler...
Tezgahtarların neşeli, coşkulu çığlıkları....
Alış-veriş yapan erkekler, kadınlar...
Öylesine hoşuma giderdi ki...
Nenemin elime tutuşturduğu bir elmayı ısırıp dururken beni bir tezgahtan diğer tezgaha sürükleyip dururdu.
Bir renkten diğer renge.
Bir kokudan diğer kokuya.
Gidip gelirdik.
Ara sıra bir ahbabıyla ayak üstü sohbete dalardı nenem.
''Eşgili bamya yapayım diyorum. Güzel bamya bulursam."
"Lahana mı sarsam acaba?"
Sıkılınca nenemin mantosundan çekerdim.
Anlardı.
Devam ederdik yürümeye.
Balcan alırdı.
Banadura alırdı.
''Adana karası'' üzümden alırdı.
Çok severdim. Gulle gibi taneleri olurdu ve çok lezzetliydi.
Artık bulamazsınız.
Terk edip gitti buraları o güzelim üzümler.
Severim pazar yerlerini.
Nenemi de çok severdim.
Aydın Sihay
----------------------------------------------------
Adana / Cemalpaşa Pazarı
