İfral TURGUT
Tarih: 23.05.2021 19:35
SEN ŞEREFSİZSİN. ANLAYAMAZSIN
Yıl 2007…İran İstihbarat Bakanlığı çalışanı Murtaza Abdülali Serbendi, dekoratör Reyhane Cabbari ile ofisini dekore etmek üzere anlaştı. .Reyhane henüz 19 yaşında gencecik bir kızdı. Çalışmalar sürerken Murtaza, Reyhane’yi evine çağırdı. Evet, tahmin ettiniz...Tacize başladı. Reyhane direndikçe, adam daha da azgınlaştı. Boğuşma sırasında, Reyhane eline geçirdiği bir bıçakla Murtaza’yı öldürdü. Kaçmaya da yeltenmedi.
Sonra saçma sapan bir yargılama başladı. Duruşmalardan birinde hakimle aralarında geçen konuşma aynen şöyleydi:
Hakim :””Neden öldürdün?”
Reyhane :-“Şerefimi korumak için.”
Hakim :-“Bu geçerli bir neden mi?”
Reyhane :-“Sen şerefsizsin, anlayamazsın.”
Ve Reyhane, ölüm cezasına çarptırıldı. Avukatı ve annesiyle görüştürülmüyordu.Uluslararası Af Örgütü, Reyhane’nin usulsüz bir yargılama sonunda hüküm giydiğini savunarak, idam cezasının durdurulmasını ve yargılamanın yenilenmesini talep etti. Sosyal Medya cinayetin bir meşru müdafaa olduğu konusunda kampanya başlattı.Hepsi sonuçsuz kaldı ve zavallı Reyhane, Tahran’da bir hapishanede idam edildi. Zaten sonu başından belliydi.
Dirençli ve dirayetli bir kızdı Reyhane. Feryat etmedi. Aman dilemedi. Kimseden yardım istemedi. Sadece idamdan önce annesine bir mektup bıraktı. O mektubun bir kısmını sunuyorum.
'Aslında o uğursuz gece benim ölmüş olmam gerekirdi. Şehrin herhangi bir köşesine atılmış bedenim, birkaç gün sonra bulunurdu ve polis cesedimi teşhis etmen için, seni savcının ofisine götürürdü. Tecavüze uğradığımı da orada öğrenirdin. Biz onlar kadar zengin ve güçlü olmadığımız için katil asla bulunamazdı. Sen de hayatına acı ve utanç içinde devam ederdin, birkaç yıl sonra da çektiğin acı yüzünden bu dünyadan göçüp giderdin.
Ama böyle olmadı. Bedenim bir kenara atılmadı ama mezar gibi olan RecayiŞehr Hapishanesi'ne atıldı. Bunu kadere verip şikayet etme. Ölümün, hayatın sonu olmadığını benden daha iyi biliyorsun.
Benim için bir kez daha acı çekmen gerekiyor. Beni idamdan kurtarmak için yalvarmamanı defalarca söylemiş olmama rağmen, tek bir konuda onlara yalvarırsan üzülmeyeceğim. Toprağın altında çürümek istemiyorum. Gözlerimin veya gencecik kalbimin toprak olmasını istemiyorum. Benasıldıktan hemen sonra kalbimin, böbreklerimin, gözlerimin, kemiklerimin ve bağışlanabilecek tüm organlarımın bedenimden alınıp ihtiyacı olan birine hediye edilmesi hususunda gerekli ayarlamaların yapılması için yalvar. Organlarımı alacak kişilerin benim adımı bilmelerini, bana bir buket çiçek getirmelerini veya benim için dua etmelerini istemiyorum.'
EVET REYHANE DE ÖLÜMÜN SON OLMADIĞINI BİLİYORDU. AMA BU KAHPE DÜNYADA;
- ÖLDÜKTEN SONRA BİLE İNSANA, İNSANLIĞI HİZMET ETMEYİ İSTEYEBİLECEĞİNİ KAÇIMIZ DÜŞÜNEBİLİRDİK?
- BEN BÖYLE BİR İRADEYE ANCAK SAYGI DUYABİLİRİM.
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —