“Felek, Kimine Kavun Yedirir Kimine Kelek”. Ne güzel sözdür aslında bu kelime. Hayattaki tüm yaşanmışların özeti gibidir.
“Mevlam birçok dert vermiş beraber derman vermiş” demiş ozan. Hayat gerçekten öylemi acaba? Hayat gerçek filmlerdeki gibi veya dertli ozanların deyişlerindeki gibi ağıt mıdır? Aslında gerçek hata herkesin hayalindeki gibi değildir.
Mesela Gazze’de veya Lübnan’da çocuk olmak Avrupa’daki çocuk gibi hayallerde yaşamak gibimi? Elbette ki değil. Dertli divane gibi yaşamda hayallerden ibaret değil mi? Neden orada yaşayan halkların kaderi bir gün başlarına bombalar yağması?
Geçen gün önüme bir fotoğraf geldi. Gazze’de iki çocuk ben deyim 4 siz deyin 5 yaşlarında, omuzlarına o harabe şehirde bombaların yıktığı binalar içinde. Çocuk bu ya, gülerek okul pozu vermişler. Bu fotoğrafın tüm dünya insanına ibreti alem olması gereken bir olay olduğunu düşünerek zalimliğin çocuklar üzerinde nasıl bir etki bıraktığını ve başlıkta dediğimiz gibi başka ülke çocuklarının bir eli yağda bir eli balda iken bu çocukların belki anası, babası rahmete kavuşmuştur. Fakat hala yaşadıkları dramın farkında olmadan gülmenin ne kadar bir insanlık olgusu olduğunu göstermişler.
Kimileri var babası Dünya’yı dolandırmış! yada halkının parasını çalmış caka satarken o çocukların hayatı sadece bir okul özlemi içinde gidip gelen hayatlar. Ben belki bu yazıyı yazarken başlarına düşen bir bomba neticesinde hayatlarını bile kaybetmiş olabilirler. Zalim Dünya dediğimiz bu sanırım, güçlünün, güçsüzü ezdiği taaa 10 bin kilometreden gelen bir Amerika orta doğudaki zengin petrol kaynakları için insanlara demokrasi getireceğim deyip binlerce insanın hayatına kıydığını unutmayalım.
Sınıf dedikte, bu ayırımı yaratan olgu sadece para denen nesnedir. Onu elde etmek için ahlak yapısını hiçe sayanların el üstünde tutulduğu bir Dünya’da yaşamak ne kadar zor olsa gerek. Ülkede de sınıf ayrımının olduğunu görmek çok kolay, paran varsa en mükemmel hastanende tedavi edilirsin, paran varsa çocuğun ülkenin en iyi kolejinde eğitim görür ve oraya her çocuğu almazlar! Amaç belli, çocuğun bile sınıfını seçerler. Aslında ülkede en yanlış uygulama eğitim ve sağlığın özelleştirilmesi.
Daha yanlışı bakan olarak başlarına ya hastane sahibi, yada özel okul sahiplerini getirmek ne kadar yanlış olduğunu kendi hastaneleri için çok kolay ruhsat verdiklerini gördük. Gerçi görmediğimiz ne kaldı! derseniz, sanırım henüz diğer Dünya’yı görmedik, oradada sınıf farkı var mıdır acaba? Hiç dikkat ettiniz mi? uçaklarda fırst clas yada biraz daha para farkı ile sizi diğer insanlardan ayırt ederler. Gerçi farkın olmadığı bir yer o da mezarlar, orada herkes aynı, sınıf yok, üç metre mezar yeri ve bir patiska ve anadan üryansın, yani rüşvet verecek veya alacak kimsede yok.