TUTUKLAMALAR SONRASINDA SOKRATES DÜŞÜNMEK…

“Bildiğim tek şey, hiçbir şey bilmediğimdir” sözü günümüze değin gelmiştir.

Sokrates, dönemin siyasi yapısına ilişkin sorgulamalar yaptığı, gençlere araştırmalarının sonucunu anlattığı, tartışmalara giriştiği gerekçesiyle idamına karar verilir! İdam bizim şimdi bildiğimiz çarmıha gerilmek değil; baldıran zehri içirilerek yaşamına son vermek! Sokrates, ortaya koyduğu karşı düşüncesiyle birlikte gençlerin ahlakını bozmakla suçlanır! “Bildiğim tek şey, hiçbir şey bilmediğimdir” sözü günümüze değin gelmiştir.

Sokrates, baldıran zehri içeceği günü beklemek için hapishaneye koyulmuştu. Dostları kaçırmak isteseler de istemez! Baldıran zehri içmesine saatler kala eşi gelmişti, Sokrates’i çok iyi tanıyordu, suçsuzluğuna güveniyordu, “Ah, bu kötü adamlar seni haksız yere öldürecekler” diye yaşananları sorgularken, Sokrates yanıtını verir: evet, haksız yere öldürecekler, haklı yere öldürseler daha mı iyiydi?

***

“Dünyada her ne var ise kaynağı aşktır; bilim ise koca bir dedikodu. Kendini bulmak istiyorsan, kendin için düşün. Yalnız bir iyi vardır, bilgi; ayrıca bir kötü vardır, cehalet. Bir yargıç, iyi niyetle dinlemeli, akıllıca karşılık vermeli, sağlıklı düşünmeli, tarafsızca karar vermelidir” der ikibindörtyüzyıl öncesinden Sokrates! “Bilginin” önemini, “cehaletin” de nasıl bir sorun olduğunu vurgular!

Son zamanlarda yeniden okuduğum Eflatun’un “Devlet” yapıtı, daha yapıtın başında Sokrates’in yaşamına, baldıran zehriyle cezalandırılmasına, eşinin “suçsuz” olduğunu söylemesine karşı gösterdiği tepkiye ilişkin tüm yazılı ayrıntıları… Sokrates, baldıran zehriyle cezalandırılmıştı! Üstelik kendini kurtarmak gibi bir eylem içine bile girmemişti! Kendi elleriyle içtiği baldıran zehrini, daha içmeden neler yaşatacağını/ nasıl ağrılar duyuracağını/ hangi organlarının sırayla hareketsiz kalacağını öğrenmişti! 

***

İkibindörtyüz yıl önceden aklımızda kalan bir Sokrates, bir de içtiği baldıran, bir de yanında olan arkadaşlarının bazıları; Sokrates’i baldıran zehri içmekle cezalandıran, o dönemin “iktidarının”, o dönemin yargıçlarının, o dönemin alkışçılarının adlarını kaç kişi biliyordur, kaç kişinin günümüzde yaşadıkları konuşuluyordur, kaç kişinin gösterdiği çaba üzerine tartışmalar yapılıyordur?

***

İBB soruşturmalarıyla başlayan süreçte birçok halkın oyuyla seçilen belediye başkanları tutuklandı! Şu an Adana’da yaşananları biliyorum! Önceki gün tutuklanan dün de “geçici olarak” görevden uzaklaştırılan Anakent Belediye Başkanı Zeydan Karalar için kentli neler düşünüyor; bilin isterim! Bilinmesi gerekir! Görüştüğüm, yerel seçimde oy vermemiş tanıdıklarım bile “böyle bir tutuklamanın” yanlış olduğunu söylüyor! Yargı sisteminin “siyasal” bir yapıya büründüğünü ileri sürüyor! Başkan Karalar’ın yanında olacağını, yapılacak çağrılara uyacağını belirtiyor!

Karalar’a “suçsuz yere buradasınız, tutuklama yapılmaması gerekirdi” diye yaşananlara tepki göstermişler, Karalar da “suçlu olarak burada olsam daha mı iyiydi; kardeşinizin başı dik, duruşunu bozmaz” demiş! Yüzyıllar öncesini, Sokrates’in eşine verdiği yanıtı anımsattı bana! Ayrıca her gün taş bina önünde “artarak” gerçekleşen buluşma, Karalar’ın kimlerin yaşamına dokunduğunu, kimlerle birlikte öyküler yazdığını, kimlerle yeni öyküler yazılacağını da gösteriyor! Unutulmamalı!

***

Baştan bu yana söylediğimiz gibi; her kim olursa olsun sorgulamanın “engelleniyor” olmasını düşünmem bile! Suçluysa, halkın değerlerine zarar verdiyse sonuna dek üzerine gidilmeli; hesabı sorulmalı! “Ankara’yı parsel parsel cemaate verdi” diyen de, “suçlanan” da ortada! Daha yeni bir olay; bir eski milletvekili çıkıyor, bu cumhuriyetin yasalarıyla vekil oluyor, şu an binlerce lira “emekli aylığı” alıyor, sonra da dönüp “kanlı 1923 darbesiyle hesaplaşmadan yeni bir devlet kurulamaz” paylaşımını yapıyor! Soruşturma açılıp, Anayasada “suç sayılacak” konular içeriyorsa cezalandırılmalı, yoksa dört duvar arasında “yaşama hakkına” tutu konmamalı!

Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık’ın yaşadıklarını, Sokrates’e baldıran içirtilmesinden ayıran en küçük bir etmen gösterin! Başkan Çalık hasta/ her gün yeni bir sağlık sorunu ortaya çıkıyor, hapisane ortamında kaldıkça sağlık sorunları daha da büyüyecek, ilk ayrılma sırasında boynuna sarılan çocuğunun “gelecek” adına beklentisi yara alacak! Sokrates’in yaklaşımı şu; “Bir yargıç, iyi niyetle dinlemeli, akıllıca karşılık vermeli, sağlıklı düşünmeli, tarafsızca karar vermelidir!” üstüne söylenecek söz var mı?


Oktay EROL

11.07.2025 23:34:00

YAZARLAR


PRATİK EĞİTİMLERİNİ HALK SAĞLIĞINDA YAPACAKLAR

AOSB İLE ATÜ ARASINDA İŞBİRLİĞİ PROTOKOLÜ

ADANA’NIN ÜNLÜ KABADAYILARI

SREBRENİTSA’YA VİCDAN YÜRÜYÜŞÜ

"KDV EŞİTLİĞİ SAĞLANSIN, HAKSIZLIK SON BULSUN"

HAVA SICAKLIKLARI KAN BAĞIŞLARINI ETKİLİYOR

“KALKINMA VE YATIRIM İÇİN TARİHİ BİR FIRSATTIR”

SEYHAN BELEDİYESİNDEN ÇOCUKLARA KAMPI!

MHP İL BAŞKANI “DESTEK” İSTEDİ

ÇOCUKLARI GÖZETLEYEN 5 YAZ HASTALIĞI!

ADANA’DA TÜRKİYE - BOSNA HERSEK İLİŞKİLERİNİ GELİŞTİRME ETKİNLİĞİ

ÇİFTÇİLERİMİZ TARIMSAL KURAKLIKLA KARŞI KARŞIYA KALDI

DÜNYA DEĞİŞİM GÜNÜ TÜRKİYE’DE VE DÜNYADA KUTLANDI!

YÜKSEL YEŞİLOVA ADANASPOR TEKNİK DİREKTÖRÜ OLDU

ÖZEL: 250 BİN KİŞİ KARALAR'A SAHİP ÇIKIYOR

ÖZEL: ADANA, ADANA OLALI BÖYLE DAYANIŞMA GÖRMEDİ!

NURAY KARALAR: O ADANA’NIN GÜNEŞİ…