Pencereden dışarı çıkmış soba borusundan havaya savrulan duman genzimi yakıyor.
İşte o an nenem düşüyor aklıma.
Sobada gürül gürül yanan odunların çıtırtısına uyanıyorum.
Yorganın altından, bana melodi gibi gelen bu sesi dinliyorum.
Sobanın üzerinde kızaran ekmeklerin kokusu odayı sarmış.
Oda sıcacık .
Nenem erkenden kalkmış sobayı yakmış, kahvaltıyı hazırlıyor. Sobadan mangala aldığı ateşin üstüne koyduğu cezvesinde sabah kahvesini yapıyor bir yandan.
Kahvenin mis gibi kokusu, kızarmış ekmeklerin kokusuna karışıp beni mutluluktan uçuruyor .
Kemeraltı camii'nden gelen sabah ezanı odada yankılanıyor.
Cumartesi akşamları nenemde kalıyorum.
Akşam duvara gömülü yüklükden indirip serdiği yer yatağında uyumak için hafta sonlarını iple çekiyorum.
Biraz sonra yere serilmiş savanın üstüne koyacağı sinide, üzerine sana yağı sürülmüş kızarmış ekmek dilimleri, koca bir bardak süt ve karşımda aydınlık bakışlı nenem olacak.
Bu sokaktan geçerken genzimi yakan duman, teşekkür ediyorum sana.
-----------------------------------------------------
Adana / Kayalıbağ'da bir sokak
AYDIN SİHAY